Ankara Şubemizin Basın Açıklaması: Ezgi Apartmanı`nın Bilirkişi Raporunun Kamuoyuna Duyurulması
24 Temmuz 2023 tarihinde İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu tarafından 6 Şubat depremlerinin merkez üssü Kahramanmaraş`ta yıkılan ve 36 kişinin yaşamını yitirdiği "Ezgi Apartmanı`nın Bilirkişi Raporunun Kamuoyuna Duyurulması" başlıklı basın toplantısı gerçekleştirildi. Basın toplantısında İMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Tatlı, İMO Ankara Şubesi Şube Sekreteri Mahir Kaygusuz, Av. Uğur Biricik ve süreci yakından takip ederek hukuk mücadelesi veren Nurgül Göksu konuşmacı olarak yer aldı. Basın toplantısına ayrıca İMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyeleri Ahmet Onur Özergene, Nuri Taşkın Karadeniz, Aykut Bingöl, Güral Güven katıldı. Açıklamayı İMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Tatlı yaptı. Tatlı açıklamada, "Hatay`da 56 bin, Malatya`da 22 bin, Kahramanmaraş`ta 39 bin yapı olmak üzere depremin etkilediği 10 ilde en temel mühendislik hizmetlerini bile almamış olma ihtimali olan toplam 294 bin kaçak yapının imar affı ile affedildiği basına yansıdı. Bu yapıların imara, mevzuata ve hatta projelerine aykırılıkları dahi vatandaşın beyanı ile affedildi. Yapıların taşıyıcı sistemlerinin periyodik olarak kontrol edilmesi gerekirken bu aşamada dahi mühendislik hizmeti almamış olmaları sebebiyle imar affının depremdeki etkisi ölçülemeyecek kadar büyük oldu," dedi. Basın toplantısı soru-cevap bölümüyle sona erdi. Açıklamanın tamamı: EZGİ APARTMANI`NIN BİLİRKİŞİ RAPORUNUN KAMUOYUNA DUYURULMASI 6 Şubat 2023 tarihinde dokuz saat arayla meydana gelen, merkez üsleri Kahramanmaraş`ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan depremlerde resmi rakamlara göre 122 binden fazla kişi yaralandı, 50 783 kişi hayatını kaybetti. Depremlerin ardından 38 binden fazla artçı sarsıntı gerçekleşti. 507 bin bağımsız bölümden oluşan 227 bin 27 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu tespit edildi. Bu depremlerden 13,5 milyon kişinin doğrudan etkilendi. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)`nun verilerine göre depremler sonucu 658 bin çalışan geçim olanaklarını kaybetti.
Yaşanan depremlerin ardından gündeme tekrar gelen "İmar Barışı"nın yıkımdaki etkisi yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir deprem ülkesi olduğumuz gerçeği rakamlarla açık olarak görünmekteyken ve depremlerin yıkıcı etkileri ortadayken 2018`de yeniden imar affı getirilmesi bugünkü yıkımlara davetiye çıkardı. 2018 imar affından 7,1 milyon bağımsız birimin (Konut: 5.848.927 adet-Ticari: 1.237.042 adet) faydalandığını duyurulmuştu. İmar afları kaçak yapılaşmanın en önemli teşvik unsurlarından birisi oldu. Toplumun sağlıklı ve güvenli konutlarda yaşamasını belirsizliğe soktu ve mühendislik hizmeti almayan yapıları yasallaştırdı. Mevcut binaların belirli periyotlarda denetiminin yapılarak projesine uygunluk ve yapısal elamanların gözlemlenmesi gerekirken, halen daha imar affı ile yurttaşlarımızı beton mezarların içine koyan bir anlayış ivedilikle terk edilmelidir. Hatay`da 56 bin, Malatya`da 22 bin, Kahramanmaraş`ta 39 bin yapı olmak üzere depremin etkilediği 10 ilde en temel mühendislik hizmetlerini bile almamış olma ihtimali olan toplam 294 bin kaçak yapının imar affı ile affedildiği basına yansıdı. Bu yapıların imara, mevzuata ve hatta projelerine aykırılıkları dahi vatandaşın beyanı ile affedildi. Yapıların taşıyıcı sistemlerinin periyodik olarak kontrol edilmesi gerekirken bu aşamada dahi mühendislik hizmeti almamış olmaları sebebiyle imar affının depremdeki etkisi ölçülemeyecek kadar büyük oldu. Bu verilerden hareketle ülkemizin yoğun gündemi, bitmez krizleri içerisinde üzerinden henüz 6 ay geçmemiş olmasına rağmen gündemde yer bulamayan Kahramanmaraş Merkezli depremler ve sonrasında ortaya çıkan mağduriyetlerin unutulmamasını istiyoruz. 6 Şubatta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerde yıkılan binlerce yapıdan biri olan Kahramanmaraş`taki Ezgi Apartmanı`nda 36 kişi yaşamını yitirdi. Şubemize 13 04 2023 tarihinde Nurgül Göksu`nun avukatı Uğur Biricik tarafından iletilen bir dilekçe ile bilirkişilik talebinde bulunuldu. Talep konusu Kahramanmaraş Oniki Şubat Belediyesi sınırları içerisinde bulunan ve 6 Şubat`ın ilk saatlerinde yaşanan 7,8 Mw büyüklüğündeki depremde yıkılan Ezgi Apartmanı ile ilgilidir. Ezgi Apartmanı yaşanan ilk depremle birlikte yerle bir olmuştur. Arama kurtarma faaliyetlerinin sonuçlandırılması açısından tablo netleşmiş olup 36 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı tespit edilmiştir. İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi açısından bu dosyanın incelenmesine karar verilmesi aşamasında ülkemizde yaşanan birçok olaya benzerliği ve yapılan birçok hatayla örnek olabileceği düşünülerek kabul edilmiştir. Özel olarak Ezgi Apartmanında yaşanan ve ülkemizde de çok sıradanlaşan bu hatalar nelerdir? - Bu bina İmar Barışından faydalanmış olup faydalandığı dönemde dahi gerekli mühendislik incelemesine tabi tutulmamıştır.
- Taşıyıcı sisteme yapılan müdahaleler Apartman Yönetimi tarafından şikâyet edilmesine rağmen dikkate alınmamıştır.
- Binanın taşıyıcı sistemine birçok noktada müdahalede bulunulmuştur.
- 3194 Sayılı İmar Kanunu`na göre esaslı tamir ve tadilat kapsamına giren birçok uygulama için herhangi bir tadilat ruhsatı alınmamıştır.
Bu aşamada olay yerinde inceleme yapan bilirkişilerin tespitleri, depremden önce Belediye ve Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne yapılan şikâyetleri ile Ezgi Apartmanı`nın altında yer alan pastanenin iç mekân videoları incelendiğinde aşağıda listeli olan ve "Tadilat Ruhsatına" ihtiyaç duyulan birçok müdahalenin yapıldığı görülmektedir. - Yapının taşıyıcı sistemine müdahale
- Kolon kesme
- Kirişe müdahale
- Döşemeye müdahale
- Kapıcı dairesini dükkâna katma
- Ara duvarları kaldırma
- İlave yük getirecek eklemeler (duvar vs.)
Şüphesiz ki herhangi bir yapının süreç içerisinde değişik ihtiyaçlara göre revize edilmesi gerekebilir. Ancak bu konuda özen gösterilmesi gereken şey bu revizyonların bir mühendislik hizmeti olarak algılanması gerekliliğidir. Ezgi Apartmanı özelinde değerlendirilmesi gerekirse altındaki işletmenin ihtiyaçlarına göre bir revizyon yapılması gerekiyorsa Deprem Yönetmeliğine uygun olarak gerçekleştirilecek "Performans Analizi" ile birlikte yapılması istenilen revizyonların yapının davranışını nasıl etkileyeceği gözlenecek ve gerekli ise güçlendirme seçenekleri ile birlikte bu revizyonlar yapılabilecekti. Ancak dava dosyasından gördüğümüz üzere zamanında yapılmayan Performans Analizleri binanın yıkımının gerçekleşmesinin ardından yapılmıştır. Yönetmelik gerekliliğini sağlamaktan oldukça uzak numuneler ve kabullerle yapılan bu analizin bilimsel olarak da herhangi bir karşılığı bulunmamaktadır. Dava dosyasında yer alan rapor Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği Bölüm 15`e göre hazırlanmış olup yönetmeliğin "Genel Hükümler" başlıklı 1. Bölümü 1.1. Kapsam maddesi şöyle demektedir; "1.1.1 – Bu Yönetmelik hükümleri, yeni yapılacak binaların deprem etkisi altında tasarımı ile mevcut binaların değerlendirilmesi ve güçlendirme tasarımı için uygulanır. 1.1.2 – Bu Yönetmelik hükümleri, deprem etkisi altında yerinde dökme ve ön üretimli betonarme, çelik, hafif çelik, yığma ve ahşap malzemeden yapılan binaların deprem etkisi altında tasarımı için uygulanır." Yukarıdaki maddelerden de anlaşılacağı üzere söz konusu deprem yönetmeliği; yeni yapılacak binaların tasarımı ve mevcutta bulunan binaların değerlendirilmesi için kullanılabilirken, depremde yıkılmış bir binanın deprem performansı için kullanılamaz. Bahse konu olayla ilgili İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi olarak yaptığımız değerlendirmede - İdarelerin sorumluluklarını prosedür olarak değil yaşamsal bir görev olduğunu bilmelerinin
- İmar Barışı vb. tüm uygulamalardan vazgeçilmesinin
- Yapılarımızın deprem sonrası değil depremden önce mühendislik hizmeti almasının gerekliliğinin
- Yapılarla ilgili taşıyıcı sistemlerinin periyodik olarak kontrol edilmesinin
Gerekli olduğunu hatırlatmayı kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz. İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu |