|
İSTANBUL ŞUBEMİZ: BİNALAR YIKILIYOR, İNSANLAR ÖLÜYOR; SAHİ NEYİ BEKLİYORSUNUZ? |
Yayına Giriş Tarihi: 03.02.2020 00:00
Güncellenme Zamanı: 03.02.2020 14:12:52 Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ |
|
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından Elazığ depremi ile ilgili yapılan açıklama |
İstanbul Şubemiz: Binalar Yıkılıyor, İnsanlar Ölüyor; Sahi Neyi Bekliyorsunuz? 24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ`da meydana gelen depremle sarsıldık. Merkez üssü Elazığ Sivrice olan ve 6.8 büyüklüğündeki deprem Malatya, Gaziantep, Şanlıurfa, Tunceli, Kırşehir, Trabzon gibi illeri kapsayan yaygın bir alanda hissedildi. An itibarıyla 39 vatandaşımız hayatını kaybetti, binden fazla vatandaşımız da yaralandı. Enkaz altında kalan vatandaşları kurtarmaya yönelik çalışmaların devam ettiği bildirildi. Özellikle kırsal bölgelerde bulunan yapıların yıkıma uğradığı tespit edildi. Depremin bir Türkiye gerçeği olduğunu her zaman ve her fırsatta vurguluyoruz, her depremde karşı karşıya kalınan tablo, deprem gerçeğinin kamu idaresi tarafından yeterince anlaşılamadığını göstermektedir. Elazığ depremi vesilesiyle bir kez daha hatırlatıyoruz. Türkiye bir deprem ülkesidir. Son yüzyılda irili ufaklı pek çok deprem meydana gelmiş, 100 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetmiş, kat be kat fazla sayıda vatandaşımız yaralanmıştır. İnsanlar evsiz kalmış, ülke ekonomisi ağır hasar görmüştür. Ülkemiz yapı stoku güvenli olmaktan uzaktır. Özellikle Elazığ depreminde de görüldüğü gibi kırsal bölgelerdeki yapılaşma ise vahametin bir başka yönünü göstermektedir. Maalesef ülkemizin yapı envanteri yoktur. Doğal olarak tahmini bilgilerle yetinmek durumunda kalınmaktadır. Yapı stokumuzun en az yarısının kaçak, ruhsatsız olduğu ve mühendislik hizmeti almadan üretildiği tahmin edilmektedir. Kaçak yapılaşma, kaçak kat ve bölüm eklenmesiyle daha da sağlıksız bir şekle bürünmüştür. Deprem toplanma alanları sorunu, Elazığ depreminde de görüldüğü üzere olumsuz bir konu olarak varlığını hissettirmektedir. Ülke gerçekleri böyledir. Elazığ depreminde olduğu gibi sonuçları telafi edilemez acılarla kendisini göstermektedir. Buradaki asıl sorun bütün bunların bilinmesine rağmen kamu yönetiminin büyük bir atalet, anlaşılmaz bir vurdumduymazlık içinde olmasıdır. Kamu yönetimi tercihini, insan hayatının güvenli kılınması yönünde değil, kentlerimizin rant odaklı düzenlenmesi doğrultusunda kullanmaktadır. Büyük kentlerdeki rant tercihi, kırsal alandaki ihmalkarlıkla birleşince Türkiye, vatandaşları için güvenli ülke olmaktan hızla uzaklaşmaktadır. İşin ilginç tarafı asli sorumluluğunu yerine getirmeyen iktidar, bir yandan eleştirilere kulaklarını kapatırken diğer taraftan örneğin deprem için toplanan vergilerin neden yapılarımızın depreme güvenli hale getirilmesi için kullanılmadığı yönündeki sorulara bile yanıt vermemektedir. Bilim insanlarının uyarıları ise kulak arkası edilmektedir. İşin asıl vahim tarafı iktidar, yapı stokunu iyileştirmek yönünde seferberlik ilan edeceğine, "imar barışı" adı altında kaçak yapıları affetmektedir. Türkiye göz göre göre, adım adım büyük yıkıma yaklaşmaktadır. Geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul, bu yılın Ocak ayında Akhisar, geçtiğimiz günde Elazığ depremlerini yaşadık. Yarın hangi bölge yıkıma uğrayacak bilinmemekte, insanlar kaderine razı ve büyük bir çaresizlik içinde depremi beklemektedir. Deprem sonrası hamasetle, yara sarma edebiyatıyla yetinilmektedir. Kendiliğinden ortaya çıkan toplumsal dayanışma ilişkisi ise deprem dönemlerinde umutlarımızı yeşerten örnek davranışlar olarak insanlık tarihindeki yerini almaktadır. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak Elazığ ve çevre illere geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Vatandaşlarımıza baş sağlığı, sabır ve acil şifalar diliyoruz. İnşaat mühendisleri olarak bütün bilgi birikimimizle hem Elazığ depremi için hem de kentlerimizin ve yapılarımızın deprem güvenliğinin sağlanması bağlamında göreve hazır olduğumuzu kamuoyuna duyururuz. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu |
Okunma Sayısı: 35
Tüm e-Bülten Haberleri »
|
|
|
|
TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI NECATİBEY CADDESİ NO:57 KIZILAY-ANKARA
TEL : +90 312 294 30 00 FAKS : +90 312 294 30 88
e-POSTA : imo@imo.org.tr
|
|
|
|