İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı tarafından düzenlenen, 10 Mayıs 2018 tarihinde Rektörlük Binası`nda, gerçekleştirilen sempozyuma TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe ve İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna katıldı.

PROF. DR. FEYZA ÇİNİCİOĞLU ONURUNA TEORİDEN UYGULAMAYA GEOTEKNİK MÜHENDİSLİĞİ SEMPOZYUMU DÜZENLENDİ

İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı tarafından Prof. Dr. Feyza Çinicioğlu`nun emekli olması nedeniyle, 10 Mayıs 2018 tarihinde Rektörlük Binası Merkez Yerleşke-Beyazıt`ta gerçekleştirilen sempozyuma TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe ve İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna katıldı. Gökçe Odamız adına Çinicioğlu`na bilim dünyasına yapmış olduğu katkılar ve Oda çalışmalarına verdiği destekler için teşekkür ederek plaketini takdim etti.
 

CEMAL GÖKÇE`NİN SEMPOZYUMDA YAPTIĞI KONUŞMA
Bugün burada bizleri bir araya getiren Sayın Feyza Çinicioğlu başta olmak üzere tüm katılımcıları saygıyla selamlıyorum.

İnşaat Mühendisleri Odası 46. Dönem Yönetim Kurulu olarak bildiklerini meslektaşlarımızla paylaşanlara ve emek verenlere karşı her zaman büyük bir saygı içinde olduk. Bundan sonra da bu saygı devam edecektir. Sayın Prof. Dr. Feyza Çinicioğlu da bu saygıyı hak edenlerin başında gelmektedir. Sayın Çinicioğlu, emekli olmakla bilim dünyasından ve meslektaşlarımıza bildiklerini aktarmaktan uzak durmayacaktır. Yine, düzenleyeceğimiz sempozyumlarda, kurslarda, seminerlerde Odamızın kurul ve komisyonlarda bizlerle birlikte olacaktır.

Bilim, bilgi temeline bağlı olarak gündemimize giren bir gerçekler topluluğudur. Bilim ve bilgi insanlarının istenilen bir düzeyde bilimsel araştırmalar yapabilmeleri için güvene ve dürüstlüğe dayalı değerleri korumaları son derece önemlidir. Sayı Çinicioğlu bu değerleri koruyan bir bilim insanıdır.

Bilimsel araştırmalara katılanların her zaman ayrıcalıksız olarak araştırmaların yürütülmesinde en yüksek mesleki standartlara sahip olmaları gerekir. Araştırma yapılıp bulgular analiz edilirken öngörülenler ve karşılaşılan sonuçlar üzerinde özeleştiriyle, dürüstlük ve açıklıkla konuya yaklaşması gerekir. Ayrıca aynı konular üzerinde araştırma yapanlara karşı da içtenlikli bir yaklaşımla destek olmak, onları heveslendirmek, özendirmek gerekir. Her iki durumda da genç araştırmacılara karşı verdiğiniz önem bu sempozyumla taçlandırılmıştır. Bilime ve bilgiye verdiğiniz önem, mesleğimize ve inşaat mühendisliği öğrenimine yapmış olduğunuz hizmetler bugün bizleri bu alanda toplamıştır.

Sayın katılımcılar,
İnşaat mühendisliği alanının anabilim dallarından biri olan Geoteknik Mühendisliği bundan 30-40 yıl önce Zemin Mekaniği ve Temel İnşaatı adıyla mühendislik öğretim sistemi içerisinde yer alıyordu.

Bilinmesi gerekir ki her yapı temelleri aracılığı ile zemine aktarılır. Ancak zemine aktarılan yüklerin güvenli bir şekilde taşınması ve zeminde oluşabilecek oturmaların kabul edilebilir sınırlar içinde olması gerekiyor. Bu nedenledir ki her yapı temelinin oturacağı zemin için farklı ve yeterli ölçüde bir zemin etüdünün yapılması gerekiyor. Ayrıca yapı-zemin etkileşiminden kaynaklanabilecek sorunlar ve bu sorunların çözüm yollarını ortaya koymak bugün Geoteknik Bilim Dalı olarak inşaat mühendisliğinin yetki alanı içinde yer almaktadır.

Bu alanı geliştiren, uygulamaya girmesini sağlayan, sempozyumun başlığında olduğu gibi "Teoriden Uygulamaya Geoteknik Mühendisliği`nin" ülkemizdeki öncülerinden biri olarak bilim dünyası içinde kendisine düşen payı almıştır,

Sayın Çinicioğlu,

Sayın katılımcılar,
Her türlü yapının zeminle ilişkisi mutlaka vardır. Okul, hastane, konut, baraj, çeşitli su yapıları, liman, karayolu, demiryolu, köprü, havalimanı, tünel inşaatı ve metro olmak üzere, insanların doğal ihtiyaçlarını karşılamak için üretmiş olduğu her türlü mühendislik yapısı ya zemine oturuyor ya da zeminin içinde bulunuyor.

Üst yapı ne kadar doğru projelendirilip yapılırsa yapılsın zeminle ilgili yeterli bir bilgiye sahip değilsek yapının temeline veya zemin içine gömülü yapılara gelecek toprak basıncını doğru bir şekilde hesaplayamazsak üst yapının güvenli olması düşünülemez.

Sayın Çinicioğlu adına düzenlenen bu sempozyum nedeniyle, dünyada ilk kez Modern Zemin Mekaniğinin kurucusu olan ve uzun süre ülkemizde çalışan Terzaghi`yi de saygıyla anıyorum. Yine, Terzaghi`nin ülkemizde çalışmasını ve hayatını yazan sayın Kemal Özüdoğru`yu da saygıyla anıyorum.

Açıklıkla ifade etmem gerekir ki 17 Ağustos 1999 Depremleri zemin konusunu çok fazla ölçüde gündeme getirmiştir. Sanki depremi bilmek depremden korunmayla eş değer olarak görülmüştür. Güvenli yapı üretimi bir takım çevreler tarafından fay hatlarının bilinmesine indirgenmiştir. Mühendislik bilimi ve bilgisi büyük ölçüde rant çevreleri tarafından kullanılmıştır. Oysa fay hatlarının bilinmesi güvenli yapı üretilmesinin karşılığı değildir. Bugün henüz uygulamaya girmemiş olan "Bina Deprem Yönetmeliğine" göre hiç değildir.

Bir daha altını çizmem gerekir ki geoteknik mühendisinin geoteknikle ilgili tasarımları doğru yapabilmesi için mekanik, statik, mukavemet ve hidrolik bilim dallarının temel ilkelerini iyi bilmesi gerekiyor.

Ayrıca geoteknik mühendislerinin bu bilgileri zemin mekaniği ve temel mühendisliğine uygulayabilme yeteneklerinin gelişkin olması gerekiyor.

Sayın Çinicioğlu, yıllardır birlikte yapmış olduğumuz çalışmalarla, geoteknik mühendislik bilgilerinin inşaat mühendislerinin profesyonelleri tarafından doğru kullanılması için mücadele etmiştir.

Bakanlığın ve YÖK`ün yanlış uygulamalarına karşı çıkmıştır.

Odamızın kurul ve komisyonlarında yer alarak geoteknik mühendisliğinin bilgiye ve uzmanlığına dayalı olarak yapılmasının ısrarlı savunucularından olmuştur.

Bir geoteknik mühendisinin ortak çalışmaları organize etmesi ve yönetmesi, arazi laboratuvar çalışmalarından sağlanan verilerin değerlendirilmesi, yapılacak projelerin gerektirdiği tasarım parametrelerini belirleyerek geoteknikle ilgili değerlendirme ve öneride bulunması, yapılan projelerin uygulanması aşamasında gerekli olan denetimleri yapması gerekiyor.

Ülkemizin deprem tehlikesi altında bulunması geoteknik mühendisliğinin önemini bir kat daha artırıyor.

Böylesi bir bilgiyi bilinçli bir şekilde bizlerle paylaşan, her zaman naifliğini yitirmeden kararlı bir şekilde düşüncelerini ifade eden sayın Prof. Dr. Feyza Çinicioğlu`na teşekkür ediyoruz.

Eminim ki bundan sonraki dönemde de Odamıza taşıdığı sıcak ilişkiyi sürdürecektir. Kendisiyle çalışmak Yönetim Kurulumuz için büyük bir onurdur.

Sağlıklı uzun bir yaşam diliyoruz.

Goethe diyor ki "İnsan bir şeyi sevmeden anlayamaz." Bu tanım felsefeci Spinoza`nın "İnsan için en değerli olan şey yine insandır" sözüyle birleşiyor.

Bu iki tanım birleşince meslektaşlarının gözü ve gönlünde sayın Prof. Dr. Feyza Çinicioğlu şekilleniyor.

Sayın hocam, sağlıklı yaşayın, uzun yaşayın, Odamızın İnşaat Mühendislerinin ve bilim dünyasının size bundan sonra da fazlaca ihtiyacı var.